MÜTESELSİL SORUMLULUK NEDİR?

MÜTESELSİL SORUMLULUK NEDİR?

Müteselsil kelime anlamı olarak silsile, zincirleme, birbirini takip eden anlamına gelmektedir. Hukuki olarak müteselsil sorumluluk ise birden fazla kişinin borcun veya riskin tamamından sorumlu olması olarak tanımlanabilir.

 MÜTESELSİL BORÇLULUK NEDİR?

Müteselsil borçluluk, TBK. m. 162-168 arasında düzenlenmiştir. Müteselsil borçluluktan söz edebilmek için bölünebilir bir edim ve birden fazla borçlunun varlığı aranmaktadır. Bu niteliklere haiz borç ilişkisinde borçlulardan her biri alacaklıya olan bu borcun bütününü ifa etmekle yükümlüdür. Bu nedenle müteselsil borçluluk durumu alacaklının lehine bir durum oluşturmaktadır. Borcun ödenmemesi halinde alacaklı her bir borçluyu borcun tamamından sorumlu tutabilecektir.

TBK madde 162 hükmü şu şekildedir:

’Birden çok borçludan her biri, alacaklıya karşı borcun tamamından sorumlu olmayı kabul ettiğini bildirirse, müteselsil borçluluk doğar. Böyle bir bildirim yoksa, müteselsil borçluluk ancak kanunda öngörülen hâllerde doğar.’’

 

MÜTESELSİLSORUMLULUKTA İCRA TAKİBİ?

İcra İflas Kanunu madde 66. hükmü gereğince alacaklının müteselsil borçluların her birine karşı borcun tamamı için icra takibi yapılabilmesi de mümkündür. Bunun için alacaklının tek bir icra takibi başlatması yeterlidir. Çünkü müteselsil borçlulukta borçlu olan kişiler arasında ihtiyari takip arkadaşlığı mevcuttur. Bu durumda alacaklı müşterek olan borçlulardan borcunun tahsili için ayrı ayrı takipler başlatabileceği gibi tek bir icra takibi ile tüm borçlulara karşı icra takibi de başlatabilir. Borçlulardan birinin tüm borcu ödemesi ile birlikte icra takibi iptal edilecektir. (İİK m. 71)

 

MÜTESELSİL ALACAK NEDİR?

Müteselsil alacaklılık Türk Borçlar Kanunun m. 169 hükmünde düzenlenmiştir.

Müteselsil alacaklılık borçlunun, alacaklılardan her birine borcun tamamını isteme hakkını tanıdığı veya kanunun belirlediği durumlarda doğar. Borçlu, alacaklılardan birine yaptığı ifayla, bütün alacaklılara karşı borcundan kurtulacaktır. Alacaklılardan birinin icraya veya mahkemeye başvurmuş olduğu kendisine bildirilmedikçe, borçlu onlardan dilediği birine ifada bulunabilir. Aksi kararlaştırılmadıkça veya alacaklılar arasındaki hukuki ilişkinin niteliğinden anlaşılmadıkça, alacaklılardan her birinin edim üzerindeki hakları eşittir. Kendisine düşen paydan fazlasını elde eden alacaklı, bu fazlalığı payını alamamış olan diğer alacaklılara ödemekle yükümlüdür.

SON EKLENEN MAKALELER
İyzico
Whatsapp