1136 SAYILI AVUKATLIK KANUNU 35/A UZLAŞMASI

1136 SAYILI AVUKATLIK KANUNU 35/A UZLAŞMASI


Bireyler arasında ilişkilerin uyuşmazlıkla sonuçlanması ve bu durumun artması devlet kanalı ile uyuşmazlık çözümü dışında, alternatif çözüm yolları doğmasına zemin hazırlamıştır. Kural olarak bireyler arasındaki uyuşmazlıklar devlet yani mahkeme yolu ile çözülmekte ve resmiyet kazanmaktadır.

Alternatif çözüm yolları; bağımsız ve tarafsız üçüncü bir kişinin, aralarında uyuşmazlık bulunan tarafları bir araya getirerek uyuşmazlığı çözüme kavuşturma konusunda yardımcı olduğu, devletin yargı organlarının yanında varlığını sürdüren ve seçimlik nitelik taşıyan uyuşmazlık çözüm yöntemleridir. Özetle alternatif çözüm yolları, kural olan devlet yargılamasına alternatif olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu yönteme başvurulmasında ki amaç, uzun ve masraflı olan yargılama sürecini kısa sürede ve masrafsız şekilde çözümlemektir.

Bu kapsamda 1136 Sayılı Avukatlık Kanunu 35/A maddesi ile getirilen ve alternatif uyuşmazlık yollarından biri olarak yalnızca avukatlara tanınan uzlaşma sağlama yetkisi ile; taraflar arasında ortaya çıkan uyuşmazlığı uzlaşma yöntemiyle kısa sürede ve en az masrafla çözmek için uygulanacak usul ve esasları belirlemek üzere düzenlenmiştir.


1136 Sayılı Avukatlık Kanunu 35/A madde hükmü şu şekildedir;

‘’Avukatlar dava açılmadan veya dava açılmış olup da henüz duruşma başlamadan önce kendilerine intikal eden iş ve davalarda, tarafların kendi iradeleriyle istem sonucu elde edebilecekleri konulara inhisar etmek kaydıyla, müvekkilleriyle birlikte karşı tarafı uzlaşmaya davet edebilirler. Karşı taraf bu davete icabet eder ve uzlaşma sağlanırsa, uzlaşma konusunu, yerini, tarihini, karşılıklı yerine getirmeleri gereken hususları içeren tutanak, avukatlar ile müvekkilleri tarafından birlikte imza altına alınır. Bu tutanaklar 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 38 inci maddesi anlamında ilâm niteliğindedir.’’

İlgili kanun maddesinde de açıkça belirtildiği üzere, avukatların aldıkları işlerde, dava açılmadan veya dava açılmışsa duruşmaya başlanmadan önce uzlaşma sağlanması hususunda karşı tarafı davet etme yetkisi bulunmaktadır. Tarafların uzlaşma sonucunda düzenleyeceği tutanaklar avukatlar ile müvekkilleri tarafından birlikte imza altına alınacak olup işbu uzlaşma tutanağı İ.İ.K gereğince ilam niteliğinde olacaktır.

 

1136 SAYILI AVUKATLIK KANUNU 35/A UYARINCA DÜZENLENEN UZLAŞMA İLE ARABULUCULUK ARASINDAKİ FARK NEDİR?

1136 Sayılı Avukatlık Kanunu 35/A maddesi ile yapılacak uyuşmazlıklara tarafların avukatlarının katılması zorunludur. Yani avukatın varlığı uzlaşmanın temelini oluşturur. Ancak alternatif çözüm yöntemlerinden biri olan arabuluculuk yoluyla uzlaşılması halinde, taraflar avukatları olmadan bizzat uzlaşma görüşmelerine katılabileceği gibi isterlerse avukatları tarafından da görüşmeler gerçekleştirilebilir. Özetle arabuluculuk ile uzlaşılması halinde avukatın bulunması zorunlu olmayıp 35/A maddesi ile yapılacak uyuşmazlıklarda avukatın ve tarafların bulunması zorunludur.

 

1136 SAYILI AVUKATLIK KANUNU 35/A UYGULAMASI NASIL OLUR?

Uyuşmazlığa ilişkin konuyu ve tarafları en iyi bilen kişi avukatlardır. Bu nedenledir ki, taraf avukatlarının Avukatlık Kanunu 35/A uygulaması gerçekleştirilirken bulunması zorunludur. Avukat olmadan sadece taraflar ile sağlanan uzlaşmalar geçersiz sayılacaktır.

Bu sebeple, taraflarının rızası ve avukatlarının katılımı ile uyuşmazlığın çözümüne ilişkin görüşmeler yapılır. Uyuşmazlık saatler içerisinde sonuçlanabilir ve alacak kalemleri ile vekalet ücretleri sorunsuz şekilde hükme bağlanıp tahsil edilir.

Tarafların avukatları ile birlikte uyuşmazlığa ilişkin anlaşmaya varması halinde tutanak tutulur. Bu tutanakta tarafların ve avukatların imzasının bulunması zorunludur. Tutulan uzlaşma tutanağı, İcra ve İflas Kanunu'nun 38 maddesi ve 68/A maddesi uyarınca icra edilebilen ilam hükmündedir.

İlk duruşmanın görülmeye başlanmasından ve duruşma aşamasına geçilmesinden sonra, dava bitinceye kadar, tarafların veya avukatlarının, karşı tarafa uzlaşma teklifinde bulunarak aralarında anlaşmaya varmaları mümkündür. Ancak, bu şekilde hazırlanan uzlaşma tutanağı, Avukatlık Kanunu madde 35/A kapsamında değerlendirilemez. İşbu tutanak ve taraflarca ortaya konulan irade, ancak mahkeme dışı sulh olarak nitelendirilebileceğinden ilâm niteliğinde bir belge olmaz. Taraflar isterlerse bu sulh anlaşmasını mahkemeye sunarak mahkeme huzurunda yapılan sulhe dönüştürebilir ve ilam niteliği kazandırabilirler. Bu durumda dava kendiliğinden sona erecektir.

 

1136 SAYILI AVUKATLIK KANUNU 35/A UYARINCA UZLAŞMA TUTANAĞI NEREDE DÜZENLENMELİDİR?

Tarafların avukatlarından birinin avukatlık bürosu veya baroların bu amaçla tahsis ettiği yer, uzlaşma yeri olarak kabul edilir. Uzlaşmaya davet eden taraf varsa bu konuda yer ve zaman için kendi önerisini belirtir. Bu davet talebinin hem karşı taraf asile hem de avukatına yapılması gerekir. Karşı taraf davet mektubuna dair olumlu veya olumsuz iradesini 2 hafta içerisinde davet edene bildirir. Taraf avukatlarının yer konusunda mutabık kalması ile birlikte uzlaşma görüşmeleri başlar.

Uzlaştırma müzakereleri sırasında taraflarca veya avukatlarınca yapılan beyan ve ikrarlar, uzlaşmanın sağlanamaması hâlinde geçerli olmayıp, uzlaşma konusuyla ilgili olarak açılmış veya daha sonra açılacak davalarda taraflar aleyhine delil olarak kullanılamaz. Uzlaştırma müzakereleri esnasında anlaşmazlık konusunda beyan edilen hususlar, taraflarca ve avukatlarınca hiçbir şekilde açıklanamaz (Yönetmelik m. 16/VI).

 

1136 SAYILI AVUKATLIK KANUNU 35/A UYARINCA DÜZENLENEN UZLAŞMA TUTANAĞINDA NELER YER ALMALIDIR?

Öncelikle taraflar yalnızca üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri işlerden kaynaklanan uyuşmazlıklar için madde 35/A uyarınca uzlaşmaya varabilirler. Yani uyuşmazlığın tarafları, serbestçe tasarruf edemeyecekleri konularda bu yola başvuramayacaktır.

Örnek vermek gerekirse; boşanma, velayet, babalık davası gibi kamu düzenine ilişkin davalarda madde 35/A uyarınca uzlaşmaya varılamayacaktır. Bu konulara ilişkin yapılan uzlaşmalar geçersiz sayılır.

Uzlaşma tutanağında aşağıda belirtilen hususların yer alması gereklidir;

-          Uzlaşma tutanağının 1136 sayılı Kanunun 35/A maddesi uyarınca düzenlendiği, 

-          Taraflara ait kişisel bilgiler (tarafların adları, ikametgâhları, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlık numaraları, taraflar yabancı ülkede oturuyorsa Türkiye'de gösterecekleri ikametgâh ve iletişim bilgileri), 

-          Taraf avukatlarının adları, bağlı oldukları baroları ve baro sicil numaraları, 

-          Uzlaşma tutanağının düzenlendiği yer ve tarih, 

-          Tarafların iddia ve savunmalarının kısa özeti ve uzlaşmanın konusu,

-          Uzlaşma sonunda varılan mutabakat ve tarafların yükümlülükleri

-          Tarafların her biri hakkında verilen karar ile taraflara yüklenen borçlar ve tanınan haklar açık ve kuşku bırakmayacak şekilde

-          Uzlaşma tutanağının, 1136 sayılı Kanunun 35/A maddesi uyarınca, 2004 sayılı Kanunun 38 ve 68/A maddelerine göre ilam niteliğinde olduğu, 

-          Uzlaştırma giderleri ile uzlaşma dava açıldıktan sonra gerçekleşmişse yargılama harç ve giderlerinin hangi tarafa yükleneceği, 

-          Uzlaşma müzakerelerine katılan tarafların ve avukatlarının imzaları

-          Uzlaşma tutanağının kaç nüshadan oluştuğu

-          Uzlaşma tutanağının taraflara ve avukatlara verildiği

SON EKLENEN MAKALELER
İyzico
Whatsapp