(HAKSIZ KORUMA TEDBİRLERİ NEDENİYLE TAZMİNAT)
Yakalama, gözaltı, arama, el koyma,
tutuklama, adli kontrol gibi koruma tedbirleri adli makamlar tarafından soruşturma
veya kovuşturmanın yapılabilmesi için uygulanmaktadır. Koruma
tedbirleri, kişilerin Anayasal haklarını kısıtladığı için sıkı şartlara
bağlıdır. Özellikle tutuklama kişinin özgürlüğünü en geniş anlamda sınırlayan
bir koruma tedbiri olduğundan tutukluluk şartlarının sağlanıp sağlanmadığı
konusunda titizlikle inceleme yapılmalıdır.
Kişi hakkında yürütülen soruşturma veya
kovuşturma neticesinde şüpheli veya sanık olarak adlandırılan kişinin suçsuz
olduğu anlaşıldığında; yani savcılık tarafından takipsizlik kararı veya mahkeme
tarafından beraat kararı verildiğinde koruma tedbirlerinin de haksız
uygulandığı tespit edilmiş olur. Bu durumda, kişinin maddi ve manevi tazminat davası açma hakkı doğar.
HAKSIZ TUTUKLAMA, GÖZALTI VE EL KOYMA
NEDENİYLE TAZMİNAT DAVASI AÇMA ŞARTLARI NEDİR?
Hangi durumların tazminatı gerektirdiği 5271
sayılı Ceza Muhakemeleri Kanunu’nun 141. Maddesinde sayılmıştır;
Suç soruşturması veya kovuşturması sırasında;
1) Kanunlarda belirtilen koşullar dışında herhangi bir delil ya da kaçma
şüphesi ya da hakkında herhangi bir yakalama kararı olmaksızın hukuka
aykırı olarak yakalanan, tutuklanan veya tutukluluğunun devamına karar
verilenler,
2) Kanunî gözaltı süresi içinde hâkim önüne çıkarılmayanlar,
3) Kanunî hakları hatırlatılmadan veya hatırlatılan haklarından
yararlandırılma isteği yerine getirilmeden tutuklananlar,
4) Kanuna uygun olarak tutuklandığı hâlde makul sürede yargılama
mercii huzuruna çıkarılmayan ve bu süre içinde hakkında hüküm verilmeyen,
5) Kanuna uygun olarak yakalandıktan veya tutuklandıktan sonra
haklarında kovuşturmaya yer olmadığına veya beraatine karar verilenler,
6) Mahkûm olup da gözaltı ve tutuklulukta geçirdiği süreleri,
hükümlülük sürelerinden fazla olan veya işlediği suç için kanunda öngörülen
cezanın sadece para cezası olması nedeniyle zorunlu olarak bu cezayla
cezalandırılanlar. Örneğin, 3 ay hapis cezası alan kişi, infaz kanununa göre 2
ay cezaevinde kalacaktır. Kişi mahkûm olduğu suç nedeniyle 6 ay tutuklu
kalmışsa, 4 ay fazla yattığı tutukluluk süresi için maddi ve manevi
tazminat talep edebilecektir.
7) Yakalama veya tutuklama nedenleri ve haklarındaki suçlamalar
kendilerine, yazıyla veya bunun hemen olanaklı bulunmadığı hâllerde sözle
açıklanmayanlar,
8) Yakalanmaları veya tutuklanmaları yakınlarına bildirilmeyenler,
9) Hakkındaki arama kararı ölçüsüz bir şekilde
gerçekleştirilenler,
10) Eşyasına veya diğer malvarlığı değerlerine, haksız şekilde el
konulan, bunların korunması için gerekli tedbirler alınmayan ya da
eşyası veya diğer malvarlığı değerleri amaç dışı kullanılan veya zamanında
geri verilmeyenler tazminat talep edebilecektir. Örneğin; el konulan malın
değer kaybetmesi, çürümesi ya da el
konulmasaydı kişinin elde edeceği geliri kaybetmesi nedeniyle kişinin zararının
tazmin edilmesidir. Uygulamada el koyma nedeniyle tazminat davası genellikle,
suç nedeniyle haksız el konulan tırlar veya kamyonlar hakkında açılmaktadır.
11) Yakalama veya tutuklama işlemine karşı Kanunda öngörülen itiraz
imkânlarından yararlandırılmayanlar,
12) Hâkimler ve Cumhuriyet Savcılarının kişisel kusur, haksız fiil
veya diğer sorumluluk hâlleri de dâhil olmak üzere haklarında hukuka aykırı
işlem yapılan kişiler (örneğin hukuka aykırı olarak adli kontrole tabi
tutulanlar), maddî ve manevî her türlü zararlarını, Devletten isteyebilecektir.
HAKSIZ
TUTUKLAMA, GÖZALTI, ARAMA VEYA EL KOYMA NEDENİYLE TAZMİNAT DAVASI HANGİ DURUMLARDA AÇILAMAZ?
-
Gözaltı ve tutukluluk süresi başka bir hükümlülüğünden
indirilenler,
-
Tazminata hak kazanmadığı halde sonradan yürürlüğe giren ve lehe
düzenlemeler getiren kanun gereği durumları tazminat istemeye uygun hale
dönüşenler,
-
Genel veya özel af, şikâyetten vazgeçme,
uzlaşma gibi nedenlerle hakkında kovuşturmaya yer olmadığına veya davanın
düşmesine karar verilen veya kamu davası geçici olarak durdurulan veya kamu
davası ertelenen veya düşürülenler,
-
Kusur yeteneğinin bulunmaması nedeniyle hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar
verilenler,
-
Adli makamlar huzurunda gerçek dışı beyanla suç işlediğini veya
suça katıldığını bildirerek gözaltına alınmasına veya tutuklanmasına neden
olanlar,
Haksız tutuklama, gözaltı veya el koyma nedeniyle
tazminat isteyemez.
HAKSIZ
TUTUKLAMA, GÖZALTI, ARAMA VEYA EL KOYMA NEDENİYLE TAZMİNAT DAVASI AÇMA SÜRESİ
NEDİR?
Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat davası, Maliye
Hazinesi aleyhine yani devlete karşı açılır. Tazminata neden olan kararın
kesinleştiği ilgilisi olan şüpheli veya sanığa tebliğinden itibaren 3 ay içerisinde tazminat davası açılmalıdır. Her
halde tazminata neden olan karar veya
hükmün kesinleşme tarihini izleyen 1 yıl içinde açılması gerekir. Bu
süreler hak düşürücü süreler olduğundan bu sürelerin geçirilmesinden sonra artık
tazminat talep etmek mümkün olmaz. Haksız
gözaltı, haksız tutuklama, haksız yakalama yaşadığınızın avukat tarafından
değerlendirilmesi tazminat davasının şartlarının oluşup oluşmadığını tespit
etmek için önemlidir. Bu konuda dava açacak iseniz mutlaka öncesinde hukuki danışmanlık almalısınız.
HAKSIZ
TUTUKLAMA, GÖZALTI, ARAMA VEYA EL KOYMA NEDENİYLE TAZMİNAT DAVASI GÖREVLİ VE
YETKİLİ MAHKEME NERESİDİR?
Haksız tutuklama nedeniyle açılacak tazminat davalarında görevli
mahkeme Ağır Ceza Mahkemeleridir.
Yetkili yer mahkemesi ise zarara uğrayanın oturduğu yer mahkemesidir.
Ancak eğer o yerdeki Ağır Ceza Mahkemesi tazminat konusu işlemle ilişkili ise
ve aynı yerde başka bir Ağır Ceza Mahkemesi yoksa en yakın Ağır Ceza
Mahkemesinin bulunduğu yer, yer bakımından yetkili mahkemedir. Tazminat
talep edenin yabancı veya Türk olmasına
rağmen ikametgahının yurt dışında olması halinde İstanbul, Ankara ve
İzmir’de dava açabilir.
HAKSIZ KORUMA TEDBİRİ NEDENİYLE TAZMİNAT DAVASINDA
HARÇ ÖDENİR Mİ?
Haksız koruma tedbirleri nedeniyle açılan
tazminat davası herhangi bir harç ve gidere tabi değildir.