KANUNUN HÜKMÜ VE AMİRİN EMRİNİN YERİNE GETİRİLMESİNİN SONUÇLARI NELERDİR?

KANUNUN HÜKMÜ VE AMİRİN EMRİNİN YERİNE GETİRİLMESİNİN SONUÇLARI NELERDİR?


Bir eylemin suç olarak kabul edilebilmesi için hukuka aykırı olması gerekir. Hukuka aykırılıktan anlaşılması gereken ise; “söz konusu eylemin sadece ceza kanunu değil hukuk düzeni içerisinde yer alan normlar tarafından mubah sayılmaması ve cevaz verilmemesidir.” Eğer bir eyleme hukuk düzeni tarafından izin verilmiş ve o eylem hukuka uygun kabul edilmiş ise, o fiili suç olarak nitelendirmek mümkün değildir. Fail eylemini hukuka uygun olarak gerçekleştirmiş ise (hukuka uygunluk sebepleri içerisinde sayılıyor ise) failin bu fiili hukuka aykırı ve suç olarak kabul edilemez.

Bu makalemizde hukuka uygunluk hallerinden biri olan kanun hükmünün ve amirin emrinin yerine getirilmesinden bahsedeceğiz.

Türk Ceza Kanununun Ceza Sorumluluğunu Kaldıran veya Azaltan Nedenler başlıklı ikinci bölümünde 24. Madde ile kanun hükmü ve amirin emrinin yerine getirilmesi düzenlemiş olup, madde metni şu şekildedir; ’’(1) Kanunun hükmünü yerine getiren kimseye ceza verilmez. (2) Yetkili bir merciden verilip, yerine getirilmesi görev gereği zorunlu olan bir emri uygulayan sorumlu olmaz. (3) Konusu suç teşkil eden emir hiçbir surette yerine getirilemez. Aksi takdirde yerine getiren ile emri veren sorumlu olur. (4) Emrin, hukuka uygunluğunun denetlenmesinin kanun tarafından engellendiği hallerde, yerine getirilmesinden emri veren sorumlu olur.’’


a.       Kanun Hükmünün Yerine Getirilmesi

Kanunun hükmünü yerine getiren kimseye ceza verilmemektedir. Çünkü kişinin böyle bir davranışta bulunmak bakımından kanun tarafından verilmiş bir hak ve yetkisi vardır.  Kişiye bir eylemde bulunması kanun tarafından söylenirken, kanun hükmünün yerine getirilmesi halinde kişilerin cezalandırılması hukukumuz ile bağdaşmayacaktır. Bu sebeple yasa koyucu, kanun hükmünün yerine getirilmesi halinde eylemin hukuka uygun olacağından kişilerin cezalandırılmayacağını kabul etmiştir.

Genel olarak kanun tarafından verilen bu hak ve yetkilerin kişilerin görevlerinden kaynaklı olduğu görülmektedir. Yani kanun hükmünü yerine getirme müessesesi uygulamada yoğunlukla kamu görevlilerinin dayanabildiği bir hukuka uygunluk nedenidir.

Unutulmaması gereken bir diğer husus da; eğer kanun tarafından belirli bir kişi veya meslek grubuna verilen bir hak veya yetki varsa, sadece bu kişiler hukuka uygunluk nedenlerinden yararlanabileceklerdir. Örneğin bir kişinin alacağını tahsil sebebine dayanarak borçlunun konutuna girmesi konut dokunulmazlığının ihlali suçunu oluştururken, açılan bir icra takibi sonucunda icra memuru tarafından borcun tahsili amacıyla borçlunun evine girilmesi kanun tarafından sadece icra memurlarına verilmiş bir hukuka uygunluk halidir. İcra memuru haricinde ki üçüncü bir kişinin, alacağı tahsil amacıyla borçlunun evine girmesi durumunda ise suç meydana gelecek ve kişi cezalandırılacaktır.


b.      Amirin Emrini İfa

Amirin emrinin ifası halinde görevi yerine getiren kişinin fiilinin hukuka uygun olarak kabul edilebilmesi için bazı şartların varlığı aranmaktadır. Bu şartları şu şekilde sıralayabiliriz;

-          İfa edilen emir amir tarafından verilmiş olmalıdır. Emir için yazılı bir şekil şartı öngörülmemişse emir, sözlü ya da yazılı olarak verilebilir.

-          Emir veren kişinin emri vermeye hak ve yetkisi olması gerekir.

-          Emir veren kişi yer ve zaman bakımından da emri vermeye yetkili olmalıdır.

-          Emir verilen kişi emri yerine getirmeye görevli ve yetkili olmalıdır.

-          Emri alan kişi ile emri veren kişi arasında hiyerarşik bağ olmalıdır.

-          Amir tarafından verilen emir hukuka aykırı olmamalıdır. Emri alan memur verilen emrinin hukuk kurallarına uygun olup olmadığını değerlendirmelidir. Neticesinde memur hukuka aykırı emrin niteliğine göre iki farklı yol izleyebilir.

o   Amir tarafından verilen hukuka aykırı emir suç teşkil etmiyorsa; emri alan emrin hukuka ve kanunlara aykırı olduğunu emri verene bildirir. Emri veren ısrar eder ve yazılı olarak emrini yinelerse kişi bu emri yerine getirmek zorundadır. Bu durumda emri yerine getirenin değil emri verenin sorumluluğu söz konusu olur.

o   Amir tarafından verilen hukuka aykırı emrin konusu açıkça suç teşkil ediyorsa; bu emir yerine getirilmez. Yerine getirilmesi halinde emri veren ve emri yerine getiren birlikte sorumlu olur.

 

SON EKLENEN MAKALELER
İyzico
Whatsapp