Mesafeli
Satış Sözleşmesi bir Satış Sözleşmesi olup TKHK (Tüketicinin Korunması Hakkında
Kanun) kapsamında düzenlenmiştir. Mesafeli satış sözleşmesi; satıcı veya
sağlayıcı ile tüketicinin eş zamanlı fiziksel varlığı olmaksızın, mal veya
hizmetlerin uzaktan pazarlanmasına yönelik olarak oluşturulmuş bir sistem
çerçevesinde, taraflar arasında sözleşmenin kurulduğu ana kadar ve kurulduğu an
da dâhil olmak üzere uzaktan iletişim araçlarının kullanılması suretiyle
kurulan sözleşmelerdir.
SÖZLEŞMENİN TARAFLARI KİMDİR?
Sözleşmenin tarafları satıcı ve sağlayıcı ile tüketicilerdir. Sağlayıcı;
kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla
tüketiciye hizmet sunan ya da hizmet sunanın adına ya da hesabına hareket eden
gerçek veya tüzel kişiyi; satıcı ise; kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere
ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye mal sunan ya da mal sunanın adına ya
da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici ise; ticari veya
mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi ifade etmektedir.
Tarafların Sözleşme Hukuku kapsamında birtakım yükümlülükleri bulunmaktadır.
SAĞLAYICI VE SATICININ YÜKÜMLÜLÜKLERİ NELERDİR?
Öncelikle satıcı veya sağlayıcı, tüketiciye sözleşme hakkında ön bilgilendirme
yapmak zorundadır. Tüketici ön bilgilendirmede; mesafeli sözleşme kurulması
amacıyla satıcı veya sağlayıcı tarafından telefonla aranması durumunda, her
görüşmenin başında satıcı veya sağlayıcı kimliğini, eğer bir başkası adına veya
hesabına arıyorsa bu kişinin kimliğini ve görüşmenin ticari amacını
açıklamalıdır.
Tüketici siparişi onaylamadan hemen önce, verilen siparişin ödeme
yükümlülüğü anlamı taşıdığı ve tüketiciye ödeme yükümlülüğü yüklendiğini
belirtmekle yükümlüdür. Ön bilgilendirmenin satıcı veya sağlayıcı tarafından
tüketiciye karşı; açık, anlaşılır, sade bir dille şüpheye yer bırakmayacak
şekilde yapılması gerekmektedir. Satıcının, malı satış sözleşmesine
uygun olarak tüketiciye teslim etme yükümlülüğü de bulunmaktadır. Sözleşmede
belirlenen sözleşme konusunun satıcı veya sağlayıcı tarafça sözleşmeye uygun
olarak ifa edilmesi gerekmektedir.
Satıcı veya sağlayıcının cayma hakkının kullanımına dair de yükümlülüğü
bulunmaktadır. Satıcı veya sağlayıcı, tüketicinin cayma hakkını kullandığı takdirde
bu bildirimin kendisine ulaştığı tarihten itibaren on dört gün içinde varlığı
halinde, malın tüketiciye teslimi ile birlikte masrafları da kapsayıcı
nitelikte olmak üzere tahsil edilen tüm ödemelerin de iade etme yükümlülüğüne
haizdir. Bu yükümlülük aslında tüketicinin cayma hakkını kullandığı durumda
ortaya çıkmaktadır. Tüketicinin cayma hakkına dair bildirimine karşılık
masraflarla birlikte tahsil edilen ödemelerin iadesidir. Satıcı veya sağlayıcı,
tüketicinin satın alırken kullandığı ödeme aracına uygun bir şekilde ve
tüketiciye herhangi bir masraf veya yükümlülük getirmeden tek seferde yapmak
zorundadır.
TÜKETİCİNİN YÜKÜMLÜLÜKLERİ NELERDİR?
Tüketiciye, sözleşmenin tarafı olmakla birlikte birtakım edimler
yüklenmektedir. Tüketici sözleşme konusuna karşılık sözleşmede belirlenen
miktarı sözleşmede belirtilen zamanda ödemekle yükümlüdür.
Satıcı veya sağlayıcı tüketici cayma hakkını kullandığına ilişkin bildirimi
yönelttiği tarihten itibaren on gün içinde malı satıcı veya sağlayıcıya ya da
yetkilendirmiş olduğu kişiye geri göndermek zorundaydı. Ancak eğer tüketici
malı kendisinin geri alacağına dair bir teklifte bulunduğu durumda satıcı veya
sağlayıcının bu yükümlülüğü ortadan kalkmaktadır. Yani tüketici malı kendisinin
alacağını bildirerek cayma hakkını kullandığı durumda malı geri alma yükümlüsü
tüketicinin kendisi olmakta; satıcı veya sağlayıcının yükümlülüğü ortadan
kalkmaktadır.